Lütfen başa sarın

İki sakar dükkan görevlisi, video kiralama dükkânlarında bulunan tüm kasetlerin içerisindeki filmleri yanlışlıkla silerler. İşleri devam ettirebilmek adına, hiçbir bütçeye sahip olmadan, kendi kameralarıyla dükkandaki her filmi yeniden çekmeye karar verirler... Bu oldukça ilginç bir konsept. Kendi çapında bir absürd komediyle karşı karşıya olduğum... Devamını Oku İki sakar dükkan görevlisi, video kiralama dükkânlarında bulunan tüm kasetlerin içerisindeki filmleri yanlışlıkla silerler. İşleri devam ettirebilmek adına, hiçbir bütçeye sahip olmadan, kendi kameralarıyla dükkandaki her filmi yeniden çekmeye karar verirler... Bu oldukça ilginç bir konsept. Kendi çapında bir absürd komediyle karşı karşıya olduğumuzu söyleyebiliriz. Sakar dükkan görevlilerinin, dükkanda bulunan tüm filmleri sıfır bütçeyle ve kendi kameralarıyla yeniden çekmeye çalışmaları, hem komik hem de absürt bir durum yaratıyor. Elbette bu durum, karakterlerimizin başına birçok komik ve beklenmedik olayın gelmesine yol açıyor. Film, ana karakterlerimizin başına gelen talihsiz bir durumu, kendi lehlerine çevirmeye çalışmalarını ve bu süreçte yaşadıkları absürt ve komik olayları seyirciye sunuyor. İçerisinde bol miktarda mizah barındıran bu film, seyirciye bir yandan güldürürken, diğer yandan da başarısızlıkla karşılaştığında bile pes etmemek ve kendi imkanlarıyla bir çözüm bulmak konusunda ilham veriyor. Bu, özellikle bağımsız sinema severlerin ilgisini çekecek bir film. Çünkü filmin genel anlamı ve mesajı, büyük bütçeli Hollywood filmlerinin aksine, sıfır bütçeyle ve kendi imkanlarıyla bir şeyler yaratmaya çalışan bağımsız film yapımcılarının yaşadıklarına bir gönderme yapıyor. Film aynı zamanda, ne olursa olsun pes etmeyip, kendi yaratıcılıklarını ve yeteneklerini kullanarak zor durumların üstesinden gelmek konusunda da izleyicilere ilham veriyor.