La madriguera

Kendisini bir yalnızlığın pençesine bırakan Carlos, eşinin ölümünden bu yana adeta hayata küsmüş durumda. Bu dramatik senaryo üzerine kurulu film, Carlos'un hayatının kördüğüm haline gelişini ve ardından yaşadığı değişimi gönül yakan bir duyarlılıkla betimliyor. Carlos'un çalıştığı yayınevi, onun bu içine kapanık durumundan endişe duyar ve bu dur... Devamını Oku Kendisini bir yalnızlığın pençesine bırakan Carlos, eşinin ölümünden bu yana adeta hayata küsmüş durumda. Bu dramatik senaryo üzerine kurulu film, Carlos'un hayatının kördüğüm haline gelişini ve ardından yaşadığı değişimi gönül yakan bir duyarlılıkla betimliyor. Carlos'un çalıştığı yayınevi, onun bu içine kapanık durumundan endişe duyar ve bu durumu çözmek için ona bir asistan gönderir. Asistanın Carlos'un hayatına girişiyle, Carlos yeniden insan dokunuşunun değerini, saçılan bir gülüşün insan ruhunu ne kadar canlandırabileceğini hatırlar. Ancak burada bir sorun vardır: Carlos, evinden dışarı çıkma konusunda bir türlü cesaretini toplayamaz. Bu film, insanın içine düştüğü en büyük korkunun, aslında başkalarıyla paylaşamamaktan kaynaklandığını gözler önüne seriyor. Belki de hayatın içindeki en gerçek korkutucu şey, insanın kendi içine düşeceği yalnızlıktır. "Carlos" karakteri üzerinden bunu seyirciye hissettiren bu film, duygusal bir açılımın ve kişisel gelişimin hikayesi anlatıyor. Carlos'un dramatik hayatında asistanın varlığı, ona yaşama dair umudu yeniden hatırlatır ve seyirciyi umudun ve insan ilişkilerinin gücünü yeniden keşfetmeye davet eder.