The Journey Is the Destination

22 yaşında öfkeli bir kalabalık tarafından Somali'de öldürülen fotoğrafçı Dan Eldon'un hayatı, 17 adet defter arkasında saklı kalmış. Bu defterler, Eldon'un 14 yaşından itibaren hayatını, sanatını ve bu genç yaşına rağmen belki de kaç kişinin hayatını boyunca ulaşamayacağı yeteneğin bir bölümünü ortaya çıkarıyor. Time ve Newsweek gibi uluslararas... Devamını Oku 22 yaşında öfkeli bir kalabalık tarafından Somali'de öldürülen fotoğrafçı Dan Eldon'un hayatı, 17 adet defter arkasında saklı kalmış. Bu defterler, Eldon'un 14 yaşından itibaren hayatını, sanatını ve bu genç yaşına rağmen belki de kaç kişinin hayatını boyunca ulaşamayacağı yeteneğin bir bölümünü ortaya çıkarıyor. Time ve Newsweek gibi uluslararası dergilerde yayınlanan çalışmaları, yeteneğinin sadece belli bir kısmını gözler önüne seriyor. Deneyimlerini, gördüklerini ve hissettiklerini kunst-der-fuge bir sanatçı titizliğiyle defterlerine aktaran Eldon, Somali’deki öldürülmelerin öncesinde yaşadıklarını bize bir nevi miras olarak bıraktı. Kendi hikayesini anlatmanın ötesinde, Eldon belki de Somali'deki karmaşanın ve insanlık dramının neredeyse dökümantalist bir fotoğrafçı titizliğiyle tüm çarpıcılığıyla ortaya koymayı başardı. Ama bu sadece bir yüzü... Öte yandan, yaşamını ve yeteneğini, genç yaşına rağmen bu kadar kısa sürede neler başarabildiğini göstermeye çalışan Eldon, fotoğraf sanatçısı kimliğinin yanı sıra yaşam sevinci, enerjisi ve sıra dışı yaratıcılığıyla da büyüleyici bir figür. Defterlerinde biriktirdiği çalışmalar, fotoğrafları ve notları sanatını anlamamıza yardımcı olurken, aynı zamanda yetenekli ve hırslı bir genç adamın hayatının ne şekilde son bulduğunu da gösteriyor. Kendi hikayesi, aynı zamanda Somali'deki savaşın ve çatışmanın trajik bir portresini çiziyor. Kendine ait bir dünya yaratan fotoğrafçı Dan Eldon'un hikayesi, sadece yaratıcı bir yetenek ve kısa bir hayatı değil, aynı zamanda her birimizin içinde saklı olan insani duyguları ve insanlık hali hakkında derin düşüncelere sevk eden bir hikaye.